MASAJ VE TARİHİ
Masaj, öncelikle insanın dokunulma ihtiyacını karşılamada etkin bir uygulama olarak binlerce yıldır süregelen bir etkinlik olarak varlığını sürdürmektedir. Çünkü insan teması hem kişiye güven duygusu aşılamada hem de pozitif elektrik aktarımı yoluyla kendini çok daha iyi hissetmesini sağlamada önemli bir unsurdur.

Masajın bilinen ilk uygulamalarının İ.Ö. 3000’li yıllarda Çin ve Hindistan’da yapıldığı bilinmektedir. Bu konuda bilinen ilk yazılı kaynaklar ise eski Yunan hekimleri tarafından ele alınmıştır. Eski Yunan’da “massein” sözcüğü yoğurma anlamına gelmekteydi. Bilindiği gibi masajın en belirgin manuplasyonu yoğurmadır. O dönemden günümüze masaj, günlük yaşamda rahatlama ve gevşeme amacı ile uygulanmış bir etkinliktir. Bununla birlikte masajın tedavi edici özelliğinden de yüzyıllardır faydalanılmaktadır.

Değişik amaçlarla Hint, Çin, Pers, Grek ve Mısırlılar masajı kullanmışlardır. Masajın kelime kökeni bu eski medeniyetlere dayanır. Hint dilinde "masser", Arapçada "mess" , İbranicede "meshes", Yunancada "massein" kelimeleri sıvazlama ve yoğurma anlamına gelir. Antik dönemde ege uygarlıklarında zeytinyağıyla karıştırılan güzel kokulu otlarla masaj yağları hazırlanırdı. Homeros ünlü İliada Odesa destanlarında kahramanların yıkandıktan sonra vücutlarını güzel kokulu yağlarla ovduklarını belirtmiştir. Eski Yunan’dan başlayarak, Roma İmparatorluğu döneminde de özellikle olimpiyat oyunları ve her türlü spor karşılaşmaları sırasında da masajdan yararlanılmıştır. O dönemde sporcular karşılaşmadan önce hazırlayıcı yağ ile ovulurdu.

Kültürümüzde daha çok hamam kültürü içinde keseleme, kol ve bacak germe, bazen de darbeleme şeklinde "masaj" yapılmıştır.

Günümüzde tüm dünyada tanınan masaj tekniklerinin hepsi doğu kökenli olmakla birlikte batı kültürü tarafından dünyaya sunulmuş, bilinir hale gelmesi son 50-60 yıl içinde yine batılılarca gerçekleştirilmiştir.

Günümüzde uygulanan klasik masaj (Rus-İsveç masajı) özellikle 19. yüzyıl başlarında şekillenmeye başlamıştır ve yüzyılın son döneminde özellikle Hoffa tarafından karakteristik masaj manuplasyonlarının tanımlamaları yapılmıştır. Öfleraj, Petrisaj, Friksiyon, Perküsyon ve Vibrasyon olarak sınıflandırılan temel masaj hareketleri günümüze dek geliştirilerek çeşitli yöntemler uygulanmıştır. Günümüzde uygulanan masaj tekniklerinin temelleri bu beş manuplasyon tekniğine dayandığından klasik masaj, diğer tüm masaj tekniklerinin temelini oluşturmaktadır.

Uzakdoğu kökenli masajlar ise batı tekniğinden çok beden-ruh-düşünce üçgenindeki uyumu korumaya yönelik daha çok spirituel nitelikleri ağır basan uygulamalar olarak binlerce yıl öncesinden günümüze ulaşmıştır. Özellikle kullanılan aromatik yağlar ile vücutta yaratılan dokunma etkisine ek olarak koku ile de etkime yaratma düşüncesi ağırlık kazanmaktadır.

Ülkemizde gerçek spa kültürü kaplıcalar ve türk hamamları ile büyük ölçüde oturmuş, kendine has nitelikleri bulunan ayrıcalıklı bir konuma sahiptir. Ancak ne yazık ki bu zengin kültür zamanla gözden düşmüş, spa anlayışı batıdan ithal edilerek tamamen farklı bir alana ilgi duyulmaya başlanmıştır. Oysa ki suyla gelen sağlık anlamına gelen SPA (sanus per aquam) türk hamam kültüründe zaten vardır, tek yapılması gereken biraz daha ilgilenilip ön plana çıkartılması ve günümüz beklentileri ile örtüştürülerek geliştirilmektir.

MASAJ

Çeşitli gâyelerle uygulanan, çok faydalı mekanik bir fizik tedâvi vâsıtası. Masaj, tıp bilgisi olan ellerde bir kat fazla değer kazanır.

Masaj şu durumlarda yapılır:
Hareketsizliğe bağlı ödemler (sulu şişmeler), müzmin toplardamar iltihabı, lenfanjit, varis, felçler, müzmin iltihabî mafsal ve mafsal çevresi romatizmaları, harap edici (dejeneratif) mafsal romatizmaları, mafsal ve mafsal çevresi doku adale zedelenmeleri (had dönem geçtikten sonra), iyileşmeye yüz tutan kemik kırıkları, bâzı metabolizma hastalıkları, yağ dokusu, ağrılı şişkinliği (cellulitus), travma sonrası meydana gelen ödem ve kan artıklarının giderilmesinde adalelerin kuvvetlendirilmesinde, yorgun adalelerin dinlendirilmesinde ve yumuşatılmasında oldukça faydalıdır. Adalelere olan tesirlerinden dolayı masaj, sporcular tarafından çok sevilir.

Çeşitli masaj manevraları vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
1. Tazyik manevraları: Sâbit tazyik, cilt üzerinden avuç içi ile yapılır, ağrıyı giderici etkisi vardır. Kayıcı tazyik manevralarından “efloraj” avuç içleri ve parmaklar cilt üzerine iyice intibak ettirildikten sonra, masaj yapılan cilt sahasında elleri birbiri arkasından kayacak şekilde, cilt üzerinde hareket ettirerek yapılır. Avuçları cilt üzerinde daha kolay kaydırabilmek için, masaj yapılacak sahaya talk pudrası veya sıvı vazelin sürülür. Efloraj, yüzeysel veya derin yapılır, ödemleri giderici etkisi vardır.

Derin tesirli kayıcı manevralardan olan “petrisaj” cilt, ciltaltı ve adale tabakalarını iki elle tutup, hamur yoğurur gibi hareketler yaparak tatbik edilir, ödemi giderir, yorgunluğu hafifletir. Kayıcı tazyik manevralarından olan “friksiyon”, cilt üzerine parmak uçları konulmak üzere yapılır, ciltaltı dokularda meydana gelmiş yapışıklıklar ve nedbelerin izalesinde çok faydalı ve yumuşatıcı bir manevradır.

2. Perküsyon manevraları: Her biri ellerle deri üzerine ritmik darbeler vurmaktan ibâret olan bu manevralar, özellikle zayıf adalelerin uyarılmasında kullanılır.

3. Vibrasyon manevraları: Bu manevra, parmak uçları, el düz vaziyette ve cilt sahasına dikey tarzda temas ettirildikten sonra yapılan titreme hareketlerinden ibârettir. Ağrı dindirici etkisi vardır. Elle yapılan vibrasyon manevralarından çok daha fazla sayıda titreşim yapan elektrikle çalışan vibratörler de masaj seanslarında kullanılmaktadır.

Masaj, gâyesine göre birkaç manevranın arka arkaya bir seans esnâsında tatbiki sûretiyle yapılır. Masajdan önce hastanın pozisyonu uygun hâle getirilir. Masaj, kuvvet yerine bilgi ve tecrübe isteyen bir fizik vâsıtasıdır. Bilgisizce ve şuursuzca yapılacak bir masaj, fayda yerine zarar verir. Masaj yapmayı meslek edinmiş kişilere “masör” ismi verilir. Genellikle masajdan önce; masaj yapılacak bölgeye efraruj ışık banyosu, sıcak su banyosu gibi bir fizik vâsıta tatbik olunursa, masajın tesiri daha da artar. Masaj, toplardamarların akış yönünde çevreden merkeze doğru yapılmalıdır. Masajın, rahatlatıcı, uyku verici ve sâkinleştirici etkisi de söz konusudur. Ateşli hastalık durumlarında, kırık ve çıkıkların erken düzelmesinde, iltihaplı vücut bölgelerinde, kanserli uzuvlara masaj yapılmaz.

Masaj geleneksel bir sağaltım yöntemi olarak uygulanmakta, bir çok rahatsızlığın giderilmesi ve hafifletilmesi için pek çok kültürcede yüz yıllardır kullanılmaktadır.Önde gelen Victoria dönemi hekimlerinden Dr. Stretch Dowse 1887 yılında şöyle demiştir. " Bana Kalırsa masaj insan ırkının geleceğinde pek çok önemli bir rol oynayacaktır" Hatta " Şimdiki kanalizasyon sistemi etkil ibir şekilde işlerse evleri sağlıklı ve temiz tutar. Masaj da gereğince yapıldığında sağlıklı vucuttaki zihin, berraklığını korurur " diyerek mesajın insan bedenine olan yayarlarını, mühendisliğinin sağlık koruma alanndaki rolüne benzetecek kadarda ileri gitmiştir.

Sağaltım yöntemi olarak masaj, hastayı rahatlatır ve hastalık belirtileri hafifletir. Elinizi vucudunuzda gezdirip teskin eder bir hastanın gevşemesine yardımcı olabilir, daha iyi dinlenmesini ve uyumasını sağlarsınız. Bu süreçte basit dokunuşların vazgeçilmez bir yeri vardır. Vucudun hastalıklara karşı direnç göstermesini sağlayan bağışıklık sistemi, hasta kendisiyle ilgilenildiğini hissettiğinde harekete geçer: Mesajın verildiği haz bile tek başına iyileştiricidir.

Yukarı